İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Takipçilerimiz üç gruptur: Bir grubu bizim vesilemizle süslenir (bize bağlanarak haysiyet sahibi olur), bir grubu bizim vesilemizle rızık elde eder ve bir grubu bizdendir ve bize dönerler." (Mişkat'ul Envar, 63).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "İnsanlar bizim hakkımızda üç gruptur: Bir grubu bizi sever ve dünyamızdan bir şey elde etmek için Kaim'imizin zuhurunu beklerler. Bunlar bizim sözlerimizi söyler, onları ezberler ama yaptıklarımızla amel etmezler. Çok yakında Allah bu grubu ateşte haşredecektir. Bir grup ise bizi sever, sözümüzü işitir ve yaptıklarımızla amel ederler ki bizim adımıza insanları soysunlar. Allah bu grubun karnını ateşle dolduracak, onlara açlık ve susuzluğu musallat kılacaktır. Bir grup ise bizi sever, sözümüzü ezberler, emrimize itaat eder, yaptığımızın aksine bir şey yapmaz. Bunlar bizdendir ve biz de onlardanız." (Tuhef'ul Ukul, 514).
İmam Sâdık (a.s), yanına gelip kendisine dostlarından ve onu sevenlerden biri olduğunu iddia eden birine şöyle buyurmuştur: "Sen bizim hangi dostlarımızdansın?"
O şahıs sustu.
Sudeyr şöyle sordu: "Ey İbn-i Resûlillah! Sizin kaç tür dostlarınız vardır?"
İmam (a.s) şöyle buyurdu: "Dostlarımız üç gruptur: Birisi zâhirde bizi sever ama bâtında (gerçekte) sevmez. Bazıları bâtında (gerçekte) bizleri sever ama zâhirde bizleri sevmez. Bir grubu ise hem bâtında ve hem de zâhirde bizleri sever. Bunlar en önde gelenlerdir.
İkinci grup daha aşağı bir gruptur. Zâhirde bizlere sevgi gösterir ama padişahlar gibi davranırlar. Dilleri bizimle ama kılıçları aleyhimizdedir.
Üçüncü grup ise orta merhalede yer almaktadır. Kalpte bizi sevmekte ama zâhirde bizi sevmemektedir. Allah'a and olsun ki, eğer bâtında bizleri sevecek olsalardı, gündüz oruç tutanlar ve gece ibadet edenlerden olurlardı. İbadetin izleri yüzlerinde açıkça görülür, teslim ve itaat ehli olurlardı."
O şahıs şöyle dedi: "Ben sizin zâhirî ve bâtınî dostunuzum."
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurdu: "Bizim zâhirî ve bâtınî dostlarımızın kendileriyle tanındığı birtakım nişaneleri vardır."
O şahıs, "O nişaneler nedir?" diye sordu.
İmam (a.s) şöyle buyurdu: "İlk hasleti Allah'ı hakkıyla tanımaları ve tevhid ilmini sağlam ve iyi öğrenmeleridir." (a.g.e., 325; el-Muhabbet, 681. Bölüm; el-Ma'rifet, 2607. Bölüm). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).