Ehl-i Beyt'e olan yaklaşımı ile diğer Emevi halifelerinden ayrılan Ömer b. Abdülaziz, hadis yazımını teşvik etmiştir.
"Peygamberin (s.a.v.) hadislerini toplayıp yazınız. Çünkü, muhaddisler ölünce ilim ışığının söneceğinden kaygılanıyorum." Bu halifeye kadar hadis yazımının nasıl engellendiğini, Sünnet'in ümmetin hayatından nasıl çıkarıldığını daha önce anlattık. Buna bir de saray âlimlerine ve ulemaya para karşılığında yazdırılan uydurma hadisleri ve Ehl-i Beyt'in faziletleri ile ilgili hadislerin tamamen yok edilmesini de eklersek, halife Ömer b. Abdülaziz döneminde hadis yazımını desteklemek ne derece etkili olacaktır, siz karar verin.
Burada İmam Bâkır'ın (a.s.) ilmî mirasının ve onun yetiştirdiği kadronun önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Çünkü, Ömer b. Abdülaziz, hadislerin korunması için böyle bir karar alırken, İmam Bâkır (a.s.) ezberindeki binlerce hadisi talebelerine aktarmış ve yaşayan hadis külliyatları oluşturmuştu bile. Bu konuda detaylı bilgiyi "İmam'ın İlmî Mirası" bölümünde vereceğiz. Ancak, Muhammed b. Müslim örneğini burada aktaralım:
Öğrencilerinden Muhammed b. Müslim İmam Bâkır (a.s.) hakkında şunları söylemişti: "Aklıma gelen her şeyi, İmam Bâkır'a (a.s.) soruyor, cevabını alıyordum. Öyle ki, beşinci imamdan otuz bin, İmam Câfer'den on altı bin hadis ezberledim."
Ömer b. Abdülaziz, halife olur olmaz Medine Valisi'ne bir mektup yazarak İmam Ali'nin (a.s.) evlatlarına on bin dinar dağıtılmasını emretti.
Vali ona şu mektubu gönderdi:
"Ali'nin Kureyş'in çeşitli kabilelerine mensup çocukları vardır. Hangi çocuklarına bu parayı dağıtayım?"
Ömer b. Abdülaziz şu cevabı yazdı: "Sana bu mektubum ulaştığında Ali'nin Fâtıma'dan olan çocuklarına on bin dinar dağıt. Uzunca bir zamandır onların hakkı verilmiyordu."