Covid-19 pandemisi nedeniyle bağışıklık sistemini korumak eskisinden de büyük önem kazandı. Özellikle kas ve kemik sağlığı açısından çok önemli olan D vitamini de aynı zamanda bağışıklık sisteminin normal fonksiyonlarını korumasında kritik rol oynuyor. Virüslere karşı vücudun savunma sistemini destekleyen D vitamini bu anlamda salgın hastalıklara karşı önem taşıyor.
Dahiliye Uzm. Dr. Farid Ismayilov ise tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de D vitamini eksikliğinin yaygın olarak görüldüğünü kaydetti. Dr. Ismayilov, "Normalde kan tahlillerinde 25 hidroksi D vitamin düzeyine bakarak tanı koyabiliyoruz. 30 ng/mL (nanogram/mililitre) üzerini yeterli D vitamini düzeyi olarak kabuk ediyoruz. 30'un altını D vitamin yetersizliği olarak kabul ediyoruz ve bazı hastalarda da tedaviye başlanması gerekiyor. 10 nanogram altında ise kemik erimesi riski yüksektir" dedi.
Güneş her zaman yeterli değil
Uzm. Dr. Farid Ismayilov yılın 12 ayı güneş almasına rağmen Türkiye'de D vitamini eksikliğinin görülme sıklığını ise şöyle açıkladı: "D vitamini genel olarak deride, güneş ışınları maruziyeti sonrası sentezleniyor. Dolayısıyla da mayıs kasım ayları arasında saat 10.00-15.00 arasında 15 dakika güneşte kalmak, D vitamini sentezi açısından yeterli olur. Ama tabii her durumda bu geçerli değildir. Örneğin dini inancı gereği başörtülü kadınlarda güneşe yeterince çıkmadıkları için D vitamini yetersizliği görülebiliyor. Ya da mide bağırsak sorunları olanlarda güneş alsalar bile kan düzeylerinde D vitamini yetersiz olabiliyor, kronik hastalıkları olanlarda da yine güneş almak tek başına yetmeyebiliyor. Bunun dışında D vitaminini düşüren şeylerden biri de kullanılan ilaçlardır. Örneğin epilepsi tedavisinde kullanılan, tüberküloz tedavisinde kullanılan ilaçlar kandaki D vitamini konsantrasyonunu düşürebiliyor. Bunun dışında da D vitaminini düşüren birçok ilaç bileşenleri vardır."
'Kemik yapılarında bozukluk meydana gelebiliyor'
Halsizlik, kas kemik ağrıları ve hassasiyeti, yürümede zorluk gibi semptomların D vitamini eksikliğinin en yaygın belirtileri olduğunu belirten Uzm. Dr. Farid Ismayilov, "D vitamini eksikliğinde kemik yapılarında bozukluk meydana gelebiliyor. D vitamini eksikliği osteoporoz, kemik mineral yoğunluğunda azalma olan osteomalazi gibi kemik hastalıklarına neden olabilir. Osteomalazi durumlarında yaygın kemik kas ağrıları ve güçsüzlüğü, yürümede zorluk ve spontan kırıklar olabiliyor" diye konuştu.
Kimler tahlil yaptırmalı?
Toplum genelinde D vitamini taramasının önerilmediğini söyleyen Dr. Ismayilov taramanın şart olduğu risk gruplarını ve tedavi seçeneklerini ise şöyle sıraladı: "Herkes, D vitamini değerlerine baktırmak istiyor. Özellikle de kadınlar menopoz ve kemik erimesi gibi nedenlerle ve bilinçli oldukları için D vitamini tahlili talep ediyor. Ancak D vitamini, risk grubundaki hastalarda bakılmalıdır. Yaşlı hastalar, siyah derili insanlar, az güneşe maruziyeti olanlar, bağırsak sisteminde emilim bozukluğu olanlar, kronik böbrek veya kronik karaciğer yetmezliği hastaları ile osteoporoz, osteomalazi, hipertriodi durumlarında D vitamini değerlerine mutlaka bakılmalı ve eksik olursa da replasman tedavisine başlanmalıdır.
20 ng/mL altında kanda D vitamini, hemen d vitamini replasman tedavisi gerektirmektedir. Bu değerdeki bir hastada ilk başta yükleme tedavisine başlıyoruz. 8 hafta boyunca belli bir ünite D vitamini takviyesi veriyor ve 8 hafta sonunda da kandaki D vitaminine bakıyoruz. 30'un üzerine çıkarsa bu kez idame tedavisi ile devam ediyoruz. Burada da 1500-2000 ünite günlük D vitamin replasmanı yapılması lazım. Ancak 8 haftadan sonra değer 30'un üzerine çıkmazsa 3-6 hafta daha yükleme tedavisi devam edebiliyor. D vitamini replasmanı karışımının yanında ayrıca multi vitamin replasmanı da destekleyici olarak yapılabilir."