Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Sözcüsü Lütfullah Önder, düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi.
Yalova'da 3 polisimizin şehit olduğu IŞİD saldırısına değinen Önder, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bütün terör örgütlerini Türkiye'de faaliyet gösteremeyecek hâle getirmek üzere bir planlama yapması gerektiğini" söyledi. Önder Uyuşturucu operasyonlarına ilişkin olarak ise, "Uyuşturucu ile mücadele torbacıları yakalayarak değil, bunu ülkemize getiren baronları yakalayarak olur." dedi.
BTP Sözcüsü Önder, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Yalova'da IŞİD operasyonunda şehit olan polislerimize Allah'tan rahmet, başta yakınları ve sevenleri olmak üzere milletimize başsağlığı diliyorum.
Özellikle son bir yıldır ülkemizde 'Terörsüz Türkiye Süreci' konuşuluyor ve PKK'nın silah bırakması üzerinden bu süreç yürütülüyor. Ancak bu son IŞİD eylemiyle birlikte, sadece tek bir terör örgütüyle muhatap olmadığımızı, birden fazla terör örgütünün Türkiye'yi tehdit ettiğini görmüş olduk. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bütün terör örgütlerine karşı hassas olması, bu örgütleri Türkiye'de faaliyet gösteremeyecek hâle getirmek üzere bir planlama yapması gerektiğini bir kez daha ifade etmek istiyoruz."
"Bu ülkenin insanı kendi polisine, askerine nasıl kurşun sıkar hâle geldi?"
"Bu olayla birlikte bir hususa daha dikkat çekmek istiyoruz: Bu ülkenin içinden çıkmış, kendi vatandaşımız olan bir insanın, kendi polisine kurşun sıkacak, kendi askerine silah çekecek hâle nasıl gelebildiğini düşünmemiz gerekiyor. 15 Temmuz'da da benzer bir durum yaşamıştık. Dolayısıyla devletimizin gençlerimize ve insanımıza her boyutuyla sahip çıkması, Selefi ve Vahabi grupların ya da bazı cemaatlerin gençlerimizin beyinlerini yıkamasına izin vermemesi gerekmektedir."
"Uyuşturucu kullanma yaşı 9'a kadar indi"
"Uyuşturucu kullanma yaşının 9'a kadar indiği ülkemizde, yaklaşık 15 milyon insanın bir şekilde uyuşturucuya bulaştığı verilerle gündeme gelmektedir. Diğer taraftan sanal bahis üzerinden operasyonlar yapılmaktadır. Sanal bahis yaşının 15'e kadar indiği, bu alanın yaklaşık 50 milyar dolarlık bir bütçeye ulaştığı ve ülkemizde ortalama her 10 kişiden birinin sanal kumara bulaştığı yine verilerle ortadadır. Bu durum, geleceğimizi ve milletimizi tehdit eden ayrı bir tehlikedir."
"Kötülük çok farklı kollardan toplumu kuşatıyor"
"Bütün bunlar yaşanırken, 11. Yargı Paketi ile yaklaşık 50 bin mahkûmun; cinayet, gasp ve birçok farklı suçtan erken tahliye edildiğini biliyoruz. Bunların bazıları tahliye edilir edilmez tekrar suç işlemiş, bazılarının ise suç işlemek üzere internetten ilan verdiği haberlerde yer almıştır. Dolayısıyla kötülüğün çok farklı kollardan, adeta organize bir şekilde toplumumuzu kuşattığını görmekteyiz."
"BTP olarak 60 ilde 'Geleceği Savunmak' programları yaptık"
"Biz Bağımsız Türkiye Partisi olarak aylar öncesinden 'Geleceği Savunmak' programlarını hayata geçirdik. 60 ilde ve birçok ilçede gençlerimizi ve aileleri bilinçlendirmek amacıyla seminerler ve programlar düzenledik. Gerekli tedbirler alınmazsa geleceğimizi kaybedeceğimizi hem devleti yönetenlere ifade ettik hem de milletimizi uyardık."
"Kötülüklerle mücadele bataklıkta sinek avlamakla olmaz"
"Gerek çeteleşme, gerek uyuşturucu, gerekse sanal bahis… Hangi başlık olursa olsun, bu kötülüklerle mücadele bataklıkta sinek avlayarak olmaz. Bataklığı kurutmanız gerekir. Torbacıları yakalayarak değil, uyuşturucunun ülkemize girişini engelleyerek mücadele edebilirsiniz. Bu işin baronluğunu yapan kişileri gözaltına almalı, güvenlik tedbirlerini asıl onlara uygulamalısınız. Ana damarları kesmeden, kılcal damarlarla ilgili alınacak tedbirler yeterli olmayacaktır."
"Ses çıkaranı tutuklarsanız toplum refleksiz kalır"
"Toplumun bu kötülükler karşısında tepki verebilir, refleks gösterebilir hâle getirilmesi gerekir. Ancak son dönemde ülkemizde farklı düşünen, sesini yükselten insanların tutuklandığı ve yargılandığı bir ortam oluşmuştur. Bu durum 'aman sessiz kalalım' anlayışını doğurmakta ve kötülük yapanların önünü açmaktadır. Toplum yalnızca izleyici konumuna itilmektedir. Oysa toplum refleks gösterirse, tepki verirse, o kötülük o toplumda barınamaz. Milletimizi baskı altına alıp olaylar karşısında tepkisiz hâle getirdiğinizde, kötülük kendisine alan bulur. Bu nedenle iktidarın, kötülüğe karşı toplumsal refleksin oluşmasını desteklemesi ve hatta bunu organize etmesi gerektiğini ifade ediyoruz."