Mesaj Tv de canlı olarak yayınlanan Anadolunun Gündemi adlı programa katılan Karabük Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Mustafa Er ve
Karabük Esnaflarından Mehmet Emin Coşkun Karabük'ün sosyolojik yapısı ve ekonomik sorunları hakkında bilgiler verdi çözüm yolları
konuşuldu.İlk konuşmacı olan Mehmet Emin Coşkun Karabük hakkında önemli bilgiler verdi.konuşmasında Coşkun şunlara değindi;
"
Karabük bir Türkmen köyüdür.
Karabük şehri ismini coğrafi yapısından , kara ve bük yani karaçalı bitkisinden almıştır.O dönemde burda yaşayan Türkmen cemaatleri
Karabük Cemaati olarak adlandırılmışlardır.Yani biz Karabüklüler olarak Türk milletinin asli unsurlarındanız.Karabük 13 haneli bir köy iken
Gazi Mustafa Kemal'in başlattığı sanayii hamlesi çerçevesinde Karabük'e kurulan demir çelik fabrikası ile bugün 245 bin li nüfuslara ulaş
mıştır.1977 yılında 14.755 işçi çalıştıran demir çelik fabrikası özelleştirme ile birlikte Türkiye'nin kapitalist politikalar ile yönetilmesi sayesin
de rekabet gücünü elden kaybettiği için bugün fabrika 4 bin civarında personel barındırmaktadır.Böylelikle Karabük İşçi şehri olmaktan
uzaklaşıp emekli ve asgari ücretli bir tüketici sınıfına sahip olmuştur.
Safranbolu şehrimizin en gözde ilçelerinden olup unesco listesinde yer almaktadır.2019 yılında yerli ve yabancı 1 milyon üzerinde turist
ağırlamıştır.Ayrıca keltepe kayak merkezimiz hizmete açılmıştır.Sizin ekranlarınızdan tüm halkımızı davet ediyoruz.
Karabük'ün yüzölçümünün yüzde 65 i ormanla kaplı olmasına rağmen orman ürünlerinden geliri son derece düşüktür.Tarım ve hayvancılık
Ak partisinin uyguladığı politikalar sonucu köylüler şehre göç ettiği için bitme noktasına gelmiştir.Son olarak öğrendiğime göre il genel mecli
sinin aldığı bir kararla köylerde sulama için kullanılan suyun fiyatının evlerdeki içme suyuna oranla 5 katına çıkarılması kararlaştırılmıştır.
Bu karar sulu tarımı bitirmekten başka bir işe yaramayacaktır.Gençlerimiz iş bulamadığı için koskoca mühendisler asgari ücretin daha altına
bir maaşla fast food türü yerlerde geçimini sağlamaya çalışmaktadır.İnsanlar sabah evden çıkarken ceplerine 10 lira alarak çıkıyorki 11 lira
harcamamak için.
Çocukluğumda evin büyükleri bağ bahçe ufak çaplı hayvancılık,kendimize yetecek kadar tarımda yaparlardı.Yani evde 6 birey varsa çocukları çıkarın
4 ü bir şekilde ev ekonomisine katkı sağlıyorlardı.Bugün gelinen noktada hemen hemen her ailede bir kişi çalışıyor diğerleri
tüketiyor.Yada karı koca maaşlı bir işe girmek durumunda kalıyorsa o zamanda ne aile hayatı kalıyor nede anne çocukları ile vakit geçirebiliyor.
Halbuki anne yada ev kadını aslında en ciddi işi yani evin bütün işlerini yaptığı için ayrıca bir işte çalışmasına gerek olmadan geçimini sağlayabilmeli.
Kapitalizmde böyle bir şey mümkünmü.Asla değil.Kadınlarımız,annelerimiz Prof.Dr.Haydar Baş Bey'in vaat ettiği ev hanımı
Maaşını,vatandaşlık maaşını, doğum ikramiyesini duymamış olabilirlermi.Elin rusu duydu .Rusyada bugün doğum yapan kadına 45 bin lira ikramiye
verilmekte.Çözüm bellidir çözüm Prof.Dr.Haydar Baş Bey ve Milli ekonomi Modelindedir." şeklinde konuştu.
Bir diğer katılımcı Prof.Dr.Mustafa ER 'de şunlara değindi ;
"Karabük Üniversitesi durma noktasına gelen Karabük ekonomisine bir can suyu olmuştur.Öğrenci demek tüketim demektir.Ekonomide çarkların
dönmesi demektir.Buda bize Haydar Baş Bey'in Milli ekonomi modelinde ısrarla belirttiği tüketim ekonomiler için en büyük kaynaktır tezini ispat
etmektedir.Türkiye geneline hızla yayılan zincir alışveriş merkezleri Karabükte de her köşeyi kapmış vaziyettedir.Bunların hızla çoğalması sonucu
yerel esnaf boğulmuş yok olmaya yüz tutmuştur.Yerel esnaf halkın zor günlerinde nefes alma imkanı sağlamış veresiye kolaylığı göstermiş böylece toplumun gerilmesine patlamasına mani olmuştur.bunlar yok olunca insanlar parası varsa alışveriş yapabilecek dolayısı ile parası olmayan ekmek bile alamayacak duruma gelecektir.Buda sosyal patlamayı tetiklemek için bir projemidir sorusunu akla getimektedir.
İç politikada , dış politikada sorunlarımız çoktur.Fakat hepsinin çözümü Prof.Dr.Haydar Baş Beydedir , onun ortaya koyduğu Milli ekonomi modelin
dedir.İnsanlar Peygamber (s.a.v) in emrine uyup Hz.Ali'yi halife olarak seçselerdi o gün ne ümmet 73 fırkaya bölünecekti , ne şii ,sünni,alevi olacaktı nede müslüman müslümanı öldürecekti.Emaneti ehline teslim etmemenin sonucunu yüzyıllardır yaşıyoruz.Bugünde emaneti ehline teslim etmez isek yeminle konuşuyorum bunun sonu uçurumdur, bunun sonu yok olmaktır." şeklinde konuştu. 
